Strasburg Fransa'nın Almanya yakınındaki kentidir. Alsace- Loren bölgesindedir. İkinci dünya savaşı öncesinde Almanya ile Fransa arasında bayağı ciddi bir çekişme konusu olmuş ve bir süre Almanya'da kalmıştır.
Yaşayanların tamamı Almanca konuşur. Ama esas dilleri Fransızca'dır.
Kentin bir asaleti vardır. Mesela Arsene Wenger gibi dünya çapındaki futbol adamı da Strasburg'ludur. O da anadili gibi Almanca konuşur.
Bizim şimdi sözünü edeceğimiz bir başka Strasburg'lu Valerıen Ismael 'dir.
Valerien Ismael öyle sıradan biri değildir. Strasburg'da doğmuş ve kalbini kentin bu tek takımına vermiştir. Alt yapıdan yetişmiş ve burada büyümüştür. Ardından Cristal Palace 'a transfer olmuş oradan tekrar Strasburg'a dönmüştür.
Ardından çok başarılı bir Werder Bremen macerası gelmiş ve Almanya'nın sayılı defans oyuncuları arasına girmiştir. Eee 1.91 boyla defans oyuncusu hem de orta defans olmak kolay iş değildir.
Valerien Ismael Bayern Münih'de çifte kupa yaşamıştır. Ama Arminia Bıelefeld maçında rakip takımın Sırp oyuncusu Radomir Daloviç'e attığı dirsek onun ceza almasına yol açmıştır. Sonra gittiği her takımda sakatlıklar belini bükmüştür. Hannover 'de de öyle.
Futbolu erken bırakmak zorunda kalmış ve Hannover'de hocalık hayatına devam etmiştir.
Hannover 'de başlayan hocalık işi West Bromwıch Albıon'da kadar uzanmış ve Beşiktaş son takımı olmuştur.
VASIF ÖNGÖREN KİMDİR?
Vasıf Öngören ünlü bir tiyatro-sinema yazarıdır. ''Asiye nasıl kurtulur '' adlı oyununu 1969 yılında yazmış ve 1973 'de Türkan Şoray ikincisi ise 1986 yılında Müjde Ar tarafından oynanmıştır.
Özellikle Atıf Yılmaz tarafından çekilen 1986 yılındaki ikinci film büyük ilgi görmüş ve gişe rekoru kırmıştır.
Konu anlaşıldığı gibi Asiye'dir. Kötü yola düşürülen Asiye'nin nasıl kurtulacağıdır. İyi oyuncular filmi taşır. Bir de senaryo iyi olursa değme gitsin. Neyse bizim konumuz Müjde Ar veya Türkan Şoray değil. Valerien İsmael.
Sezon başı Beşiktaş ligin ilk maçlarında ilk yarım saatler içinde öyle güzel futbol oynuyordu ki inanın '' hayranlıkla'' izliyordum.
Ama ne oldu. Alanya maçından itibaren o takım gitti ve başka bir takım geldi. Ne bir dayanışma ne de paslaşma veya heyecan takımda kalmadı. Tabii böyle olunca ne olur (hocanın ipi çekilir ). Öyle olmadı. Tribünlere rağmen başkan Ahmet Nur Çebi hocasına sahip çıktı. Hem de ısrarla.
Doğrusu da bu.
Ama Valerien'inde yanlışlarından sıyrılması lazım. Formsuz oyuncular da (Josef gibi ) ısrar etmemesi lazım. Taktik olarak kendini geliştirmesi ve (Ghezzal'a) mahkum olmaması lazım.
Lazım da lazım. Futbol hayatında hiçbir milli takımım formasını giymeyen Fransız milli takımına alınmayan, Alman milli takımı başvurusu teknik direktör Klinsmann tarafından geri çevrilen Valerien Ismael 'dir. Togo'lu olan eşinin ısrarı ile Togo milli takımına başvurusu da FIFA tarafından reddedilen Ismael iyi hocadır.
Ama kafası biraz ''diktir'' İşte bu sivriliklerinden azıcık kurtulursa gerçekten kurtulacaktır.